
GAYRİMENKUL DANIŞMANI
Müslüm BAHÇECİ
21 Ağustos 2020
Konutta "Haziran" Rüzgarı kısa sürdü...
Müslüm Bahçeci
Lüks Konut Uzmanı
Ülkemizde, yılın ilk 6 ayında 1.056.000 konut satışı gerçekleşti. Salgına rağmen, sokağa çıkma yasaklarına rağmen bu sayı Türkiye'de gayrimenkul sektörünün bize ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor.
Bu satışların 190.000 adedi Haziran ayında gerçekleşti. İpotekli satışlar %221 artarak tarihi bir rekora da imza atmış oldu.
Konut satışı sayılarına baktığımızda İstanbul 1. sırayı alırken Gaziantep 8. sırada yer aldı. Satışlardan 7 Milyar TL civarında harç geliri elde edilirken satış hacmi için belirtilen toplam tutar 195 milyar TL civarı oldu.
Temmuz ayında konut satışları yeni bir rekora imza attı ve say 229.257 olarak açıklandı. 2019'un aynı ayına baktığımızda %124'lük bir artış yaşandığı görülüyor.
Satışların büyük oranı doğal olarak ipotekli satışlardan oluşuyor. Hepinizin tahmin edebileceği üzere bu sayıların artmasındaki en büyük etki konut kredisi faiz oranlarının çok düşük olmasıydı.
Ağustos ayına geldiğimizde, konut kredisi oranlarının maalesef çok hızlı bir artış sergilediğini görüyoruz. Tabi bu ister istemez satışlara da etki edecektir.
Haziran ve temmuz aylarında gerçekleşen satış adetlerinin ağustos için geçerli olmayacağını düşünüyorum. Tabii bunları tahmin etmek çok zor değil. Gidişata baktığımızda haziran ayında esen "konut rüzgârının" maalesef kısa sürdüğünü görmekteyiz.
Güçlü bir Türkiye ekonomisi için güçlü bir gayrimenkul sektörü güçlü bir gayrimenkul piyasası şart. Bu anlamda düşük konut kredisi faiz oranlarında bir istikrar yakalamak lazım.
Bu sayede fiyatların daha stabil, daha kararlı olduğu, çok hızlı artışların yaşanmadığı (haziran ayında görülen ve engel olunamayan fiyat artışları gibi) bir gayrimenkul piyasası yaratarak, sektör ekonomisi dengede tutula bilir.
Bu yazımı bir dilek tutarak bitiriyorum; her şeyin stabil ve uygun, arz ve talep dengesinin olduğu, fiyatların ve faiz oranlarının istikrarlı olduğu, insanların kredi çekebilecek ekonomik durumda olduğu hatta krediye ihtiyaç duymadan nakit alabilecek durumda olduğu, panik bir koşturmacanın olmadığı, fiyatları arttırmak için her gün arayan "Mülk Sahipleri"nin olmadığı, kapora aldıktan sonra fiyat arttığı için bozulan satışların olmadığı, alıcı ve satıcıların kendilerine danışmanlık yapan gayrimenkul danışmanlarını aradan çıkarmak için çaba harcamadığı, düşük gelirli ailelerin bile ev sahibi olabildiği bir gayrimenkul sektörü diliyorum.
Saygılarımla